Eserlere Göre Listeleme

Ölümlerle başlayan hayatlar ve yazgılarına yenilen, sürgün edilen, farklı kültürler içinde şekillenen, parçalanan kozmopolit Kürt aydınları... Kürtlerin en önemli aydınlarından Celadet Bedirhan'ın İstanbul'daki elit yaşamından, sürgün yıllarına, ardından Şam'a yerleşmesine ve yine yoksulluk içindeki ölüm yıllarına dek uzun bir dönemi kapsayan "Kader Kuyusu" bir yandan da dönemi, dünya savaşını, özgürlük mücadelesini, yenilgileri, yalnızlığı ve yaşanan çaresizlikleri de anlatmaktadır.

"İnsan kaderi kendi ellerinde mi, yoksa daha büyük güçlerin oyuncağı mı?" Napoli'nin taş döşeli dar sokaklarında başlayan bu çarpıcı hikaye, bir babanın oğlunu kurtarmak için yaptığı fedakarlığın, modern dünyanın ahlaksız düzeniyle nasıl acımasız bir ticarete dönüştüğünü gözler önüne seriyor. "Hayat bir meta haline geldiğinde, insanlık en büyük bedelini öder." KADER ŞİRKETİ, modern çağın trajik bir eleştirisi, aynı zamanda insani değerlerimizin ve ahlaki sınırlarımızın ne kadar zayıfladığını gözler önüne seren, unutulmayacak bir başyapıt. Marco'nun içsel savaşı, babalığın anlamını, vicdanla olan çatışmayı ve özgür iradenin ne kadar satın alınabilir olduğunu sorgulatıyor.

Suzannah cebinde hiç para olmadan nasıl iş arayabilirdi? Başvuru mektubuna pul yapıştıracak kadar bile parası yoktu. Profesörün geniş göğsüne yaslanıp, bu gerçeklerden bahsetmek istediği halde, başı dimdik, ona veda etti. Ama Profesör Bowers-Bentinck, elini uzatırken eğilip onu vahşice öpmeye başladı..

Denis Diderot (1713-1784): Aydınlanma döneminin en önemli yazar ve düşünürlerindendir. Encyclopédie’nin yayın yönetmenliğini üstlendi, yazdığı edebi ve felsefi eserlerin yanı sıra geçinmek için çeviriler yaptı. Jacques ve efendisi arasında geçen felsefi konuşmalardan oluşan, Diderot’nun yaşadığı dönemde henüz “determinizm” ismini almamış olan “kadercilik” hakkındaki bu eser de Diderot’nun diğer eserleri gibi zamanının ilerisinde kabul edilebilecek felsefi sorgular içerir. Bir “roman” olmadığı bizzat yazarı tarafından dile getirilse de Kaderci Jacques ve Efendisi tür bakımından romana yakın dururken roman sanatının çok önemli iki örneği olan Tristram Shandy ve Don Quixote’yi de selamlamaktadır. Adnan Cemgil (1909-2001): İÜ Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu. 1939’da öğretmenliğe başladı. 1945’te B. Boran, P.N. Boratav, N. Berkes ve birçok aydınla birlikte kovuşturmaya uğradı, bakanlık emrine alındı. 1947’de devlet memurluğundan ayrıldı. Gazete ve dergilerde şiir ve denemeler yazdı, çevirmenlik yaptı. D. Diderot, E. Zola, R. Rolland, E. Sillanpaa, H. de Balzac, A. Gramsci, J. Amado, R. Tagore’dan pek çok başyapıtı Türkçeye kazandırdı.