En Son Eklenenler

Bugüne kadar “ben” dediğiniz şeyin ardında saklanan gerçek “siz”i keşfetmeye cesaretiniz var mı? Hepimiz, başı ve sonu belli, içinde çeşitli roller üstlenmeye çalıştığımız hayat denen bir oyunun içindeyiz. Bu “oyunda”, büyük travmalar hariç, aşağı yukarı benzer süreçlerden geçiyoruz. Ben, Kendim ve Diğerleri’nin her bölümünde, tıpkı hayatta olduğu gibi, önce sorgulayıp kaybolduğunuz bir alana adım atıyor, ardından okuduklarınız ve önerilen uygulamalarla kendinize yeni bir kapı aralıyorsunuz. Sanki bir bina inşa eder gibi her bölüm, bir öncekinden beslenerek sizi bir sonrakine hazırlıyor ve sonunda kendi potansiyeline ulaşmış bir insanın nasıl biri olduğunu anlamanıza olanak tanıyor. Bu kitap, sizi zihin ekranınızda oluşturduğunuz “ben” ve “diğerleri” evreninin yapısını anlamaya, kendi benlik parçalarınızı, rollerinizi keşfetmeye ve bu keşfi çevrenizle uyum içinde yaşamaya dönüştürmeye davet ediyor. Prof. Dr. Atilla Soykan; psikoloji, felsefe ve psikoterapi okullarının ürettiği bilgileri sadeleştirip aktarırken yaşamın her anında karşılaştığımız “ben” ve “öteki” arasındaki ilişkiyi de şaşırtıcı ve düşündürücü bir şekilde gözler önüne seriyor. “Ben kimim?” sorusuyla başlayan bu psikolojik esneklik yolculuğu, sizi bireysel farkındalığa ve daha derin bir benlik bilincine ulaştıracak bir araç olma potansiyeli taşıyor..

Bırak Kanasın'da işler Rebus için içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Edinburgh'un çetin kışlarından birinde, Dedektif John Rebus, kariyerinin en çarpıcı soruşturmasına adım atmak üzeredir. Polisten kaçan iki arkadaşın ve hapisten henüz çıkmış bir adamın birbirinden bağımsız görünen intiharları, Rebus'u derine indikçe cevaptan çok soru üreten bir ilişki ağıyla karşı karşıya getirir. Belediye Başkanının kızı kendi mi kaçmış yoksa kaçırılmış mıdır? İskoçya'daki en önemli teknoloji şirketinin intiharlarla bir bağlantısı olabilir mi? Polis teşkilatı içindeki huzursuzluğun sebebi nedir? Başını belaya sokma pahasına cevap avına çıkan Rebus, zorunlu izinlere de, doğrudan tehditlere de meydan okumaya hazırdır. Ama sona yaklaştıkça, bulduğu cevapları hiç bulmamış olmayı dileyecektir...

Hayatta hiçbir şey göründüğü gibi değil. Aşkın kaç yüzü var, hepsini anlamak mümkün müdür, insanın içinden geçenler tam olarak bilinebilir mi? Varlığımız yeryüzünde küçük bir nokta gibi ama ruh sonsuz bir karmaşa barındırıyor. Kaçınılmaz olarak içine düşülen aşkın insanı nerede, ne zaman, kiminle yakalayacağı gerçekten hiç belli olmuyor bu sonsuzlukta…

Şevket, sevdiği kadını, Vasilisa'yı gerçekleri bilmeden terk etmiş, kendine Tükez'le yeni bir yaşam kurmuştur. Üç güzel bebekleri olur; Selvinaz, Aslan ve Cevanşir... Ama boynundan o kolyeyi de hiç çıkarmaz, onun aşkı halkının özgürlük aşkına dönüşmüştür artık. Çalkantılı zamanın etkisiyle, eskinin kahramanları birden eşkıya olarak görülmeye başlanır. Şevket'in uğruna yaşamını feda etmeyi göze aldığı halkı belki de onu hiçbir zaman anlayamayacaktır. Erkan Karagöz, Rus Kızı Vasilisa'nın birinci cildinde bizi Şevket ile Vasilisa'nın aşklarının gölgesinde Rus Devrimi sonrasının hallaç pamuğu gibi dağılmış halklarının arasında gezdirmişti. İkinci kitabı Yüreğinin Seğirdiği Andır Aşk'ta ise bu aşkın gizlerini ele veriyor, bir adamın ve bir aşkın, nesiller boyu bir ailenin kaderini nasıl değiştireceğini anlatıyor.